HALK SAĞLIĞI KAVRAMI
Halk sağlığı kavramı iki yönü ile ele alınabilir :
(A)
Görüş olarak halk sağlığı (Halk sağlığı felsefesi –
Sosyal hekimlik)
(B) Uzmanlık dalı olarak
halk sağlığı
HALK SAĞLIĞI GÖRÜŞÜ
Halk sağlığı görüşü, sağlık alanında görev yapan bütün çalışanlar tarafından bilinmesi ve uyulması gereken bazı ilkeleri tanımlar. Bu ilkelerin başlıcaları şunlardır :
-
Sağlık hizmetlerinde insan hakları esastır: Sağlık, doğuştan kazanılmış bir insan hakkıdır. O nedenle, ırk, dil, din, cinsiyet, yerleşim yeri ve sosyal durum gözetilmeden herkes sağlık hizmetlerine erişebilme ve hizmetlerden ihtiyaçları olduğu kadar yararlanma konusunda eşit şansa sahip olmalıdır.
-
Kişi çevresi ile bir bütündür: Kişiler, fiziksel, biyolojik ve sosyal çevrelerinden etkilenirler ve bu çevreden ayrı olarak ele alınamazlar. Sağlık hizmetinin her kademesinde, hizmet verilen kişinin (sağlam ya da hasta) içinde yaşadığı çevre öğrenilmeli ve hizmette dikkate alınmalıdır.
-
Yaşam, doğum öncesinden ölüme kadar bir bütündür: Uterus içi yaşamdan başlayarak, yaşamın her dönemi, sonraki dönemlerde kişinin sağlığını olumlu ya da olumsuz etkiler. O nedenle, sağlık personeli, hizmet verdiği kişinin önceki yaşamında karşılaştığı olayları ve kendisine yapılacak müdahalelerin onun bundan sonraki yaşamını nasıl etkileyebileceğini göz önünde bulundurmak zorundadır.
-
Koruma tedaviden üstündür: Sağlık hizmetlerinin birinci amacı ve sağlık personelinin temel sorumluluğu, kişilerin sağlıklı yaşamaya devam etmelerini sağlamak ve hasta olmamaları için çalışmaktır. Ancak, herkesi her hastalıktan korumak olanaksızdır. İnsanlar, bütün koruyucu önlemlere karşın hastalanabilirler. İşte o zaman, hekimin ikinci görevi hataları tedavi ve rehabilite etmektir. Toplumda görülen hastalıkların ve kazaların pek çoğu, aslında, korunulabilir olaylardır. Bu hastalıkların toplumda görülüyor olması, sağlık hizmetlerinin başarısızlığı olarak algılanmalıdır.
-
En çok görülen, sakat bırakan ve öldüren hastalık önemli hastalıktır: Sağlık hizmetlerinin planlanmasında, kaynakların harcanmasında ve hizmetin sunulmasında, söz konusu toplumda en sık görülen, en çok ölüme ve sakatlığa yol açan durumlara (önemli hastalıklara) öncelik verilmesi, toplumun sağlık düzeyinin iyileşmesinde temel stratejidir.
-
Hastalıkların nedenleri sosyal, biyolojik ve fizik nedenlerdir: Hastalıklar tek nedenli değildir. Hastalıkların ortaya çıkışlarında, biyolojik ve fiziksel faktörler dikkat çekmekle birlikte, özellikle, eğitimsizlik, yanlış inanışlar, fakirlik gibi sosyal ve ekonomik faktörler de rol oynarlar. Hastalıkların kontrolunda ve hastaların tedavilerinde bu faktörler de dikkate alınmalıdır.
-
Kişinin hastalığı, aynı zamanda ailenin sorunudur: Aile bireylerinden birisinin hastalığı, ailenin düzenini, huzurunu, ekonomik ve sosyal durumunu olumsuz etkiler. O nedenle, yalnızca hasta olan ile ilgilenmek yetmez, o kişiyi tedavi ederken ailenin bütününü ele almak gerekir.
-
Kişinin hastalığı aynı zamanda toplumun sorunudur: Bir kişinin hastalığı çevresindeki kişileri de olumsuz etkileyebilir. O nedenle, bir kişinin tedavisini yapmaması ya da kendisini hastalıklardan korumaması yalnızca o kişinin sorunu olarak kabul edilip geçiştirilemez. Ayrıca, bir toplumun sağlık düzeyini yükseltebilmek için, aynı toplumda yaşayan kişiler müşterek sorumluluk ve dayanışma duygusu içinde birbirlerini desteklemelidirler.
-
Herkes kendi sağlığından sorumludur: Özellikle hastalıklardan korunmada asıl yapılacak işler, kişilerin kendilerinin alacakları önlemlerdir. O nedenle, kişiler kendi sağlıklarının değerini bilmeli ve onu korumaya çalışmalıdırlar. Böyle olmazsa, sağlık hizmetlerinin sunumu zorlaşır ve başarılı olunamaz. Ancak, kişilere kendi sağlıklarından sorumlu oldukları hakkındaki bilinci kazandırmak için gerekli eğitici çabayı göstermek te sağlık çalışanlarının sorumluluğudur.
-
Sağlık hizmeti bir ekip işidir: Hiçbir meslek üyesi (hekim dahil) sağlık hizmetlerini tek başına veremez. Çünkü, bu hizmetler çok boyutludur, yoğundur, karmaşıktır, sürekli olmalıdır ve giderek daha da teknik uzmanlık gerektirmektedir. Ekip üyelerinin her biri kendi işlerini uygun şekilde yaptıkları zaman sağlık hizmetinin bütünü ortaya çıkar. Üyelerden biri ya da bazıları işlerini düzgün yapmazlarsa, diğerleri düzgün yapsa bile sonuç başarısız olabilir. O nedenle, sağlık ekibinin her üyesi önemlidir ve değerlidir.
-
Sağlık hizmetleri çok sektörlüdür: Sağlık hizmetleri yalnızca “sağlık sektörü” (Sağlık Bakanlığı) tarafından verilemeyecek kadar geniş boyutludur. Sağlık hizmetlerinin sunulmasında sağlık, eğitim, tarım, iç işleri, diyanet işleri, yerel yönetimler, finans kuruluşları, ulaştırma, sanayi gibi sektörlerin eşgüdüm içinde hareket etmeleri kaçınılmazdır.
-
Halkın sağlık hizmetlerine katılımı esastır: Sağlık hizmetlerinin planlanmasında ve sunulmasında, hizmeti verenler kadar hizmeti alanların (halkın) da dikkate alınması gerekir. Eğer, halk, hizmetleri benimsemez ve tatmin olmazsa, hizmetlerde başarıya ulaşılamaz. O nedenle, sağlık hizmetlerinin planlanması ve sunulmasında halk ile işbirliği yapmak, onların katılımını sağlamak gerekir.
-
Sağlık hizmetlerinde entegrasyon esastır: Koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetleri birbirlerinden kesin olarak ayrılamazlar. O nedenle, bu hizmetlerin bir arada verilmesi esastır. Özellikle, erken tanı, aile planlaması, bağışıklama, beslenmenin düzeltilmesi gibi koruyucu hizmetleri tedavi hizmetleri ile bir arada ve her kademedeki sağlık kuruluşunda vermek esastır.
UZMANLIK DALI OLARAK HALK SAĞLIĞI
Halk sağlığı, Tıpta Uzmanlık Tüzüğü’ne göre 4 yıllık eğitimi gerektiren bir uzmanlık dalıdır. Bunun dışında, halk sağlığı dalında “bilim uzmanlığı” (master) ve “doktora” düzeylerinde diploma programları da vardır. Halk sağlığı uzmanlığı diğer ülkelerde “Public Health Speciality” ya da “Speciality on Community Medicine” olarak bilinir. O nedenle ülkemizde bu dal “toplum hekimliği uzmanlığı” olarak da adlandırılır.
Halk sağlığı uzmanının görev tanımı şöyledir :
“Halk sağlığı uzmanının görevleri, toplumun sağlık düzeyini, var olan ve gelişebilecek sorunlarını, bu sorunların nedenlerini ve toplumun sağlık gereksinmelerini bilimsel teknikler kullanarak saptamak; HalkIn sağlığı politikaları geliştirerek çözümler üretmek; Halk sağlığı programlarının kontrol ve değerlendirmelerini yapmak, bu programların yürütülmesinde görev almak; Sağlık hizmetlerinin her kademesinde yöneticilik yapmaktır.
Bu görevlerini yerine getirebilmek için halk sağlığı uzmanı, bilgi kaynaklarına erişir, veri toplar ve değerlendirir. Yönetimle ilgili olarak planlama, örgütleme, personel kullanımı, yürütme, denetleme, eşgüdüm, bütçe yapma ve hizmetleri değerlendirme işlerini yapar.
Halk sağlığı uzmanı, araştırıcılık, danışmanlık ve yöneticilik görevlerinde, koruyucu ve iyileştirici sağlık hizmetlerinin sunumunda, salgınların incelenmesinde, halkın sağlık eğitiminde ve halk sağlığı laboratuarlarının işletilmesinde doğrudan görev alır.”
Yukarıdaki görev tanımından da anlaşılacağı gibi, halk sağlığı uzmanlığı dalı, tıpkı bir klinisyenin bireylerdeki hastalıkları teşhis ve tedavi ettiği gibi, toplumdaki sağlık sorunlarını teşhis edip bunları iyileştirmeye, halkın sağlık düzeyini yükseltmeye çalışan bir tıp dalıdır. Halk sağlığı uzmanı, hizmetleri planlayan, yöneten ve denetleyen konumdadır. Bu nedenle, halk sağlığı uzmanlarını “kurmay hekim” olarak nitelendirirler.
Halk sağlığı bilim dalı, kuramsal eğitimi yönünden evrenseldir. Yani, dünyanın her yanında benzer eğitimi alırlar. Ancak, uygulama olarak halk sağlığı uzmanlığı yereldir. Çünkü, halk sağlığı uzmanı hangi topluma hizmet veriyorsa, o toplumun sağlık sorunlarını bilmek ve çözmek durumundadır.